Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ne Kitapsız Ne Kedisiz - Bilge Karasu / 11 Alıntı

  1.  "Yaşlanmanın bir başka yanı da var: Dış dünyaya türlü biçimlerde duyulan ilginin şurasından burasından sakatlanmağa başlaması, insanın kendi kendiyle daha çok uğraşır duruma gelmesidir de, yaşlanma..." (syf 86) 2.  "Okun/a/mayan kitap, ölü bir nesnedir, bir yüktür. Ne yazık ki okunmuş kitapların birçoğu da zamanla böyle bir ölü yük olmaya adaydır." (syf 10) 3. "Okur kitap arar ama, kitabın da okuru bulduğunu ben çok gördüm." (syf 11) 4. "Evet, ölenlerin ardından yaşandığını, ölenle ölünmediğini herkes bir gün öğrenir. Ama eksilerek, azalarak, sakatlanarak, bir yeri koparak yaşandığını..." (syf 12) 5. "Yaşamak, pek çok şeyden kopmasını öğrenmektir de." (syf 14) 6. "Bir dili bilmek dendiği zaman, o dilde düşünebilmektir usuma gelen." (syf 29) 7. "Sevgi ise, ısmarlama olmaz; yaşayarak öğretilecek/ öğrenilecek bir şeydir sevgi." (syf 59) 8. "'Kötülüğe' karşı bir şeyler yapmağa çoğumuz istekliyizdir. Ye

Şiir/ Hançerin Sapı - Metin Altıok

"Haksızlık etme Diyorum kendime; Onurlandırıldın da, Kınandın da sen. Kendini kül dolu Bir küpe gömdün. Tersyüz ettin Sevgini eskidikçe. Güzel günler yaşadın. Çiçeklerin oldu, Bir evin örneğin; Güneş gören, Dağlara dönük balkonu. İşte bu yüzden Ağlarım ben Kestaneler çatlarken. Sabahın buğusu Gözlerimi yaşartıyor, Boynuma dolanıyor Akşam zinciri. Dağlardır beni avutan. Söyleyin bana Gözünüzü kırpmadan; Sizce dönek midir zaman? Eşkıyalar dağları Anlayamazlar. Çünkü suçtur onları Dağlara çıkartan. Darasıdır suç oysa Yaşadığımız dünyanın. Dağlar sizi Pekmez ile kararım. ‘Öyle yaralıyım ki; Ölmem ben artık.’ Ölmem ya kanarım, Kanarım seve seve. Haksızlık etmem Suya ekmeğe Hiç bir anahtar Dönmese de kilidimde. Bekliyorum kaç zamandır; Uykusuzum, sabırsızım. Başımı acıtıyor Geceleri yastığım. Dilim kurumuş Bir su yatağı, Katı sözcüklerle Dolu tozlu ağzım. Bakıyorum eski Fotoğraflara. Hafız Burhan dinliyorum Taş plaklardan. Bir pencere çarpıyor Viran yüreğimde, Sıvalar dökülüyor Pervazın

Şiir/ Tomris - Turgut Uyar

"Senin için alışılmış şeyler söyleyemem sana yaraşmaz Kış gecesi amcamızdır bahar yakından kardeşimiz Alır başımı Erzincan’a giderim seni düşünmek için Dörtlükleri bozarım çünkü dağlar ne güne duruyor Kıyılar ve eskimeyen her şey seni anlatmak için Bir bozuk saattir yüreğim hep sende durur Ne var ki ıslanır gider coşkunluğum durmadan durmadan Dağ biraz daha benden deniz her zaman senden Hiçbir dileğimiz yok şimdilik tarihten coğrafyadan Kimselere benzemesin isterim seni övdüğüm seni övdüğüm zaman Güzel bir çingene yalnız başına dolaşmalı kırlarda seni övdüğüm zaman."

Şiir/ Bulmak - Erdem Bayazıt

"Bir an kayboldun gibi! yaşadım kıyameti Yoruldun ama buldun ey kalbim emaneti Yeniden su yürüdü dalıma yaprağıma Bir bakışın can verdi kurumuş toprağıma Çiçeğe durdu kalbim içtim parmaklarından Göz çeşmem suya erdi sevda kaynaklarından Bir aydınlık denizin sonsuz derinliğinde Yüzüyorum gözünün yeşil serinliğinde Bir ışık bir kelebek biraz çiçek biraz kuş Yeni bir ülke yüzün ellerimde kaybolmuş Soluğum bir kuş gibi uçuyor ellerinde Kapılıp gidiyorum saçının sellerine Gözlerinden göğüme sayısız yıldız akar Bir gülüşün içimde binlerce lamba yakar Bir kurtuluştur o an çağrılsa senin adın Sesin ne kadar sıcak sesin ne kadar yakın Tabiat bembeyaz bir gelinlik giymiş gibi yüzüme kar yağıyor sanki elinmiş gibi Sensiz geçen zamanı belli yaşamamışım Sensizlik bir kuyuymuş onu aşamamışım Bir yol buldum öteye geçerek gözlerinden İşte yeni bir dünya peygamber sözlerinden Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm."

Şiir / Rüzgar Bizi Götürecek - Furuğ Ferruhzad

"Küçücük gecemde benim, ne yazık rüzgârın yapraklarla buluşması var küçücük gecemde benim yıkım korkusu var dinle karanlığın esintisini duyuyor musun? bakıyorum elgince ben bu mutluluğa bağımlısıyım ben kendi umutsuzluğumun dinle karanlığın esintisini duyuyor musun? şimdi bir şeyler geçiyor geceden ay kızıldır ve allak bullak ve her an yıkılma korkusundaki bu damda bulutlar sanki, yaslı yığınlar misali yağış anını bekliyorlar bir an ve sonrasında hiç. bu pencerenin arkasında gece titremede ve yeryüzü giderek durmada bu pencerenin arkasında bir bilinmez seni ve beni merak ediyor ey baştan aşağı yeşil! yakıcı anılar gibi ellerini, bırak benim aşık ellerime ve dudaklarını varlığın sıcak duygusunu benim sevdalı dudaklarımın okşayışına bırak rüzgâr bizi götürecek. rüzgâr bizi götürecek."

Kırmızı Karanfil - Gülten Akın / 30 Alıntı

1. "Bu hal senin halin değil Bütün gücünü yitirmiş Bu hal senin halin değil Yaşamanın kendisini yitirmiş" (syf 11) 2. "Benim bir nokta kırılmışlığım Gözlerimin ardında büyür durur." (syf 12) 3. "Sana büyük caddelerin birinde rastlasam Elimi uzatsam tutsam götürsem  Gözlerine baksam gözlerine konuşmasak Anlasan" (syf 20) 4. "Yitirmeli büyük yolların birinde ne varsa Böcekler gibi başlamalı yeniden." (syf 20) 5. "Acı şey çaresiz yaşamak acı şey." (syf 21) 6. "Bilirim diyordu içinden, bilirim Kişiye istediğini vermezler." (syf 27) 7.  "Bir büyük şehrin kalabalığında Yaşadığını duyuyordu her şeye rağmen." (syf 27) 8. "Arsız otlar gibi büyür gider Geceyarısından sonra yalnızlık." (syf 29) 9. "Bu perişan halime sebeptir Senin unutmuşluğunu affetmeyeceğim." (syf 30) 10. "Dost kimdi kardeş kimdi yâr kimdi Tüm unutsam dedim unutsam Onları unutmam ölümümdü." (syf 30) 11. "Şimdi dünyanın yarıs