Ana içeriğe atla

Yalnız Seni Arıyorum, Nahit Hanım'a Mektuplar - Orhan Veli / 23 Alıntı

 


1. "Hiçbirine bağlanmadım

Ona bağlandığım kadar. Sade kadın değil, insan. Ne kibarlık budalası, Ne malda mülkte gözü var. Hür olsak der, Eşit olsak der. İnsanları sevmesini bilir Yaşamayı sevdiği kadar."

(syf 17)

2. "Emin ol, dünyada hiçbir şeyden zevk almıyorum. Bütün bu tatsız günler içinde yalnız seni arıyorum."

(syf 23)

3. Ben asker iken bir mektup yazmıştın. Orada "Mucizeler beklemeye hakkımız yok mu?" diyordun. Zaten kala kala bir o hakkımız kaldı galiba. Bu üzüntülerden yorulur da belki günün birinde isyan eder, böyle bir mucizeyi kolaylaştırabiliriz.

(syf 23)

4. "Garîbim
Ne bir güzel var avutacak gönlümü Bu şehirde, Ne de bir tanıdık çehre; Bir tren sesi duymayagöreyim, İki gözüm, İki çeşme."

(syf 24)

5. "Kendisiyle senden konuşabileceğim kimi görsem seviniyorum."

(syf 29)

6. "Ben de yavaş yavaş her şeye tahammül etmesini öğreniyorum. Fazla iyi olmak iyi bir şey değil."

(syf 37)

7. "Gemiler geçer rüyalarımda,
Allı pullu gemiler, damların üzerinden. Ben zavallı, Ben yıllardır denize hasret."

(syf 41)

8. "Gün olur, alır başımı giderim,
Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda. Şu ada senin, bu ada benim, Yelkovan kuşlarının peşi sıra."

(syf 51)

9. "Bugün vapurda geliyordum. Hep seni düşünmek için kimsenin yüzüne bakmadım."

(syf 59)

10. "Son günlerdeki tek zevkim seni yanımda farz etmek. Bunun üzerine saatlerce hayaller kuruyorum. Bilmem bu hissimi anlar mısın?"

(syf 59)

11. "Ne etraf, ne havalar, hiçbiri mühim değil. Bana sen kâfisin."

(syf 60)

12. "Yan yana yürüyebileceğiz. Sesini duyacağım. Ara sıra elini tutacağım. Sen bunların nasıl bir saadet olacağına akıl erdiremezsin. Çünkü her zaman kendinin yanındasın. Fakat inan ki benim için büyük şeyler."

(syf 62)

13. "Ama benim için güzel şehir, çirkin şehir diye bir şey yok. Sadece senin bulunduğun şehir, senin bulunmadığın şehir diye bir şey var."

(syf 65)

14. "Bu arada kaç defa rüyama girdin. Bazen iyi, bazen fena. Ama ne olursa olsun, hepsi, içimin senden uzak kalamadığına dalalet ediyordu."

(syf 82)

15. “Aşkla beraber kendimi de dünyayı da unutmak istiyorum. İstiyorum ki dünya da beni unutsun.”

(syf 83)

16. "Hislerimi bu kadar açık bir şekilde anlatmamın doğru olmadığını da biliyorum. Biliyorum ki ben sana bağlılığımı ne kadar teyit edersem sen beni o kadar az düşünürsün. Ama ne yapalım. Elimde değil. Söylemeden de duramıyorum."

(syf 94)

17. "Ben sahiden bedbaht bir insanım. Hiçbir şey yapamasam dahi kendimi anlatabilirdim. Ama elimden o iş bile gelmiyor."

(syf 102)

18. "Beni sev demek istemiyorum, sadece inan. Ömrümüzün sonuna kadar bana inanacağını düşünebilsem bundan duyacağım saadet bugüne kadar duyduklarımın en büyüğü olur."

(syf 102)

19. "İçkiye benzer bir şey var bu havalarda;
Kötü ediyor insanı, kötü. Hele bir de gariplik oldu mu serde, Sevdiğin başka yerde, Sen başka yerde..."

(syf 106)

20. "Galiba kaderimizi arzularımızla yeneceğiz."

(syf 109)

21. "Sen benim hayatımdaki tek hadisesin."

(syf 124)

22. "Bütün güzellikleri görüyorum, hiçbirinden istifade edemiyorum."

(syf 143)

23. "Yeni şiirlerin varsa gönder. Şiire de hasret kaldım. Meğerse ihtiyaçmış."
Nahit Hanım' ın Orhan Veli'ye gonderemediği mektuptan...

(syf 165)


Yalnız Seni Arıyorum Nahit Hanım'a Mektuplar - Orhan Veli

Yapı Kredi Yayınları

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tutunamayanlar - Oğuz Atay Kitabından Alıntılar

 1.   "Hayatım, ciddiye alınmasını istediğim bir oyundu." (syf 31) 2. "İnsanlar düşüncelerimize uygun biçimler almıyor." (syf 32) 3. "Bir cümle kaldı yalnız aklında: ''Güzel bir gün ve ben yaşıyorum.'' (syf 36) 4. "Öğrendikten sonra, bütün zorluklar geride kaldıktan sonra; vücudun her parçasında, başlangıçta bu makine kadar kör ve inatçı olan direnmenin yumuşadığını, dokunmanın mümkün olduğunu gördüğü zaman, yazık ki geçiş süresini unutuverir insan." (syf 36) 5. “Karı-kocanın birbirleriyle ve çevreleriyle durmadan yarışmasını anlamıyorum." (syf 36) 6.  "Kötülükten ancak kötülük çıkar. Bayağılık insan ruhunu öldürür." (syf 77) 7. "Sınıfta tahtaya kalktığım zaman, gene, şiirleri en iyi ben okuyordum; çünkü öğrenmiştim en çok bağıranın en iyi şiir okumuş sayıldığını. Ve öğretmenimin bu zayıf tarafını keşfeden tek akıllı öğrenciydim." (syf 77) 8. “Vazgeçiyorum, bütün insanlığın önünde eğilerek özür diliyorum; beni

Aşka Dair Nesirler - Ümit Yaşar Oğuzcan / 65 Alıntı

1. "Birazdan güneş doğacak Doludizgin atlılar geçecek yüreğimden Seni düşüneceğim." (syf 5) 2.  "Bir yeşil elbisen vardı Bir siyah ayakkabın vardı Bir gözlerin vardı Bir dudakların vardı Bir sen vardın Ama ben yoktum o sokakta." (syf 12) 3. " Tut ki ben beyazpeynirim ben zeytinim Al Ekmeğine katık et beni." (syf 11) 4.  "Kapılara sığmıyor umutsuzluğum." (syf 14) 5.  "Tanyerinde unuttuk gözlerimizi." (syf 18) 6.  "Yaşamaksa sensiz mümkün değil." (syf 19) 7.  "Birazdan gece olacak Ağır kılıçlar parçalayacak yüreğimi Pis bir koku gibi çökecek üstüme yalnızlığım." (syf 19) 8.  "Senin yeşilinde unuttum siyahlığımı." (syf 25) 9.  "Git diyorsun   Nereye gideyim  Ümitlerim ne olacak  Bunca şiirleri kim söyleyecek sana  Kim anlatacak dünyaya sığmayan güzelliğini." (syf 33) 10.  "Sevebildiğim kadar insanım ben."

İnsanın Acısını İnsan Alır - Şükrü Erbaş / Alıntılar

1.  "Ayrılık ne biliyor musun? Ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte...İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık. İpi kopmuş boncuklar gibi yollara döktüğü gözlerini, birer damla düş kırıklığı olarak toplaması içine. Ardında dünyalar ışıyan camlar dururken duvarlara dalıp dalıp gitmesi. Türküsünü söyleyecek kimsesi kalmamak ayrılık." (syf 110) 2. “Seni hiçbir dünya telaşına değişmedim ben. Evlerin ve kalabalığın ağırlığını sana üstün tutmadım. Yoksulluğun acısından hafif bilmedim acını. Yenilen herkesin boğuntusuydu kaybolduğum uzaklık,yüzün her bulutlandığında. Nereye gidersem gideyim seni yürüdüm hep. Sevincini bir barış,bir bayram sabahı gibi taşıdım içimde. Sesine güvendim, gözlerine en çok yakışan o sürekli yaz ikindisine.” (syf 7) 3.  "Şiddetin coğrafyasında elbette gökyüzü bir lükstü ve ancak yağmur yağınca anımsanıyordu. Gittiği en büyük uzaklık evinden iş