1. "Ağlasam sesimi duyar
mısınız,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Gözyaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.
Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum."
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Gözyaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.
Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum."
(syf 60)
2. "Kafiyeyi ilk insanlar
ikinci satırın kolay hatırlanmasını temin için, yani sadece hafızaya yardımcı
olmak maksadıyla kullanmışlardı. Fakat onda sonradan bir güzellik buldular."
(syf 20)
3. "Annemi ölmüş gördüm
rüyamda.
Ağlayarak uyanışım
Hatırlattı bana, bir bayram sabahı
Gökyüzüne kaçırdığım balonuma bakıp
Ağlayışımı."
Ağlayarak uyanışım
Hatırlattı bana, bir bayram sabahı
Gökyüzüne kaçırdığım balonuma bakıp
Ağlayışımı."
(syf 34)
4. "Ben ki her nisan bir
yaş daha genç,
Her bahar biraz daha aşığım;
Korkar mıyım?
Ah, dostum, derdim başka…"
Her bahar biraz daha aşığım;
Korkar mıyım?
Ah, dostum, derdim başka…"
(syf 48)
4. "İmkansız şey
Şiir yazmak
Aşıksan eğer;
Ve yazmamak,
Aylardan Nisansa."
Şiir yazmak
Aşıksan eğer;
Ve yazmamak,
Aylardan Nisansa."
(syf 53)
5. "Bekliyorum
Öyle bir havada gel ki,
Vazgeçmek mümkün olmasın."
Öyle bir havada gel ki,
Vazgeçmek mümkün olmasın."
(syf 53)
6. "Beni bu güzel havalar
mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti."
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti."
(syf 57)
7. "Deli eder insanı bu
dünya;
Bu gece, bu yıldızlar, bu koku,
Bu tepeden tırnağa çiçek açmış ağaç."
Bu gece, bu yıldızlar, bu koku,
Bu tepeden tırnağa çiçek açmış ağaç."
(syf 70)
8. "İstanbul’da
Boğaziçi’nde,
Bir fakir Orhan Veli’yim
Veli’nin oğluyum
Tarifsiz kederler içinde."
Bir fakir Orhan Veli’yim
Veli’nin oğluyum
Tarifsiz kederler içinde."
(syf 74)
9. "Bilmem ki nasıl
anlatsam;
Nasıl, nasıl, size derdimi!
Bir dert ki yürekler acısı,
Bir dert ki düşman başına.
Gönül yarası desem...
Değil!
Ekmek parası desem...
Değil!
Bir dert ki...
Dayanılır şey değil."
Nasıl, nasıl, size derdimi!
Bir dert ki yürekler acısı,
Bir dert ki düşman başına.
Gönül yarası desem...
Değil!
Ekmek parası desem...
Değil!
Bir dert ki...
Dayanılır şey değil."
(syf 76)
10. "Handan, hamamdan
geçtik,
Gün ışığında hissemize razıydık;
Saadetinden geçtik,
Ümidine razıydık;
Hiçbirini bulamadık;
Kendimize hüzünler icadettik,
Avunamadık
Yoksa biz...
Bu dünyadan değil miydik?"
Gün ışığında hissemize razıydık;
Saadetinden geçtik,
Ümidine razıydık;
Hiçbirini bulamadık;
Kendimize hüzünler icadettik,
Avunamadık
Yoksa biz...
Bu dünyadan değil miydik?"
(syf 77)
11. "Yüzkarası değil, kömür
karası;
Böyle kazanılır ekmek parası."
Böyle kazanılır ekmek parası."
(syf 89)
12. "Her gün bu kadar güzel
mi bu deniz?
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Bir iş var bu işin içinde."
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Bir iş var bu işin içinde."
(syf 95)
13. "Gemiler geçer
rüyalarımda,
Allı pullu gemiler, damların üzerinden;
Ben zavallı,
Ben yıllardır denize hasret,
Bakar ağlarım. "
Allı pullu gemiler, damların üzerinden;
Ben zavallı,
Ben yıllardır denize hasret,
Bakar ağlarım. "
(syf 101)
14. "Ne ettik, ne gördük şu
fani dünyada
Kötülükten gayri?"
Kötülükten gayri?"
(syf 103)
15. "Ölünce biz de iyi adam
oluruz."
(syf 103)
16. "Uyandım baktım ki bir
sabah,
Güneş vurmuş içime;
Kuşlara, yapraklara dönmüşüm."
Güneş vurmuş içime;
Kuşlara, yapraklara dönmüşüm."
(syf 105)
17. "Gün olur, alır başımı
giderim,
Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda.
Şu ada senin, bu ada benim,
Yelkovan kuşlarının peşi sıra."
Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda.
Şu ada senin, bu ada benim,
Yelkovan kuşlarının peşi sıra."
(syf 113)
18. "Bilmezler yalnız
yaşamayanlar,
Nasıl korku verir sessizlik insana;
İnsan nasıl konuşur kendisiyle;
Nasıl koşar aynalara,
Bir cana hasret,
Bilmezler."
Nasıl korku verir sessizlik insana;
İnsan nasıl konuşur kendisiyle;
Nasıl koşar aynalara,
Bir cana hasret,
Bilmezler."
(syf 122)
19. "Bakakalırım giden
geminin ardından;
Atamam kendimi denize, dünya güzel;
Serde erkeklik var, ağlayamam."
Atamam kendimi denize, dünya güzel;
Serde erkeklik var, ağlayamam."
(syf 123)
20. "Bir duyma da
gürültüsünü
Dallarda çıtırdayarak açılan fıstıkların,
Gör bak ne oluyorsun.
Bir duyma da gör şu yağan yağmuru;
Çalan çanı, konuşan insanı.
Bir duyma da kokusunu yosunların,
İstakozun, karidesin,
Denizden esen rüzgarın..."
Dallarda çıtırdayarak açılan fıstıkların,
Gör bak ne oluyorsun.
Bir duyma da gör şu yağan yağmuru;
Çalan çanı, konuşan insanı.
Bir duyma da kokusunu yosunların,
İstakozun, karidesin,
Denizden esen rüzgarın..."
(syf 125)
21. "Bedava yaşıyoruz,
bedava;
Hava bedava, bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,
Camekanlar bedava;
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava;
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava;
Bedava yaşıyoruz, bedava."
Hava bedava, bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,
Camekanlar bedava;
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava;
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava;
Bedava yaşıyoruz, bedava."
(syf 126)
22. "Uyuşamayız, yollarımız
ayrı;
Sen ciğercinin kedisi, ben sokak kedisi;
Senin yiyeceğin, kalaylı kapta;
Benimki aslan ağzında."
Sen ciğercinin kedisi, ben sokak kedisi;
Senin yiyeceğin, kalaylı kapta;
Benimki aslan ağzında."
(syf 136)
23. "Biliyorum, kolay değil
yaşamak,
Gönül verip türkü söylemek yar üstüne;
Yıldız ışığında dolaşıp geceleri,
Gündüzleri gün ışığında ısınmak;
Şöyle bir fırsat bulup yarım gün,
Yan gelebilmek Çamlıca tepesine...
-Bin türlü mavi akar Boğaz'dan-
Her şeyi unutabilmek maviler içinde."
Gönül verip türkü söylemek yar üstüne;
Yıldız ışığında dolaşıp geceleri,
Gündüzleri gün ışığında ısınmak;
Şöyle bir fırsat bulup yarım gün,
Yan gelebilmek Çamlıca tepesine...
-Bin türlü mavi akar Boğaz'dan-
Her şeyi unutabilmek maviler içinde."
(syf 149)
24. "Yaşamak kolay değil ya
kardeşler,
Ölmek de değil;
Kolay değil bu dünyadan ayrılmak."
Ölmek de değil;
Kolay değil bu dünyadan ayrılmak."
(syf 149)
25. "Ve bir sabah vakti,
kimsesiz
Bir limanda bulsam kendimi."
Bir limanda bulsam kendimi."
(syf 164)
26. "Sokakta giderken,
Kendi kendime
Gülümsediğimin
Farkına vardığım zaman
Beni deli zannedeceklerini düşünüp
Gülümsüyorum."
Kendi kendime
Gülümsediğimin
Farkına vardığım zaman
Beni deli zannedeceklerini düşünüp
Gülümsüyorum."
(syf 215)
27. "İçkiye benzer bir şey
var bu havalarda
Kötü ediyor insanı, kötü...
Hele bir hasretlik oldu mu serde;
Sevdiğin başka yerde,
Sen başka yerde.
Dertli ediyor insanı, dertli."
Kötü ediyor insanı, kötü...
Hele bir hasretlik oldu mu serde;
Sevdiğin başka yerde,
Sen başka yerde.
Dertli ediyor insanı, dertli."
(syf 221)
Yorumlar
Yorum Gönder